Yüz gençleştirme çok kapsamlı ve önemli bir konu. Çalışmayı, pratik etmeyi ve üzerine konuşup yazmayı en sevdiğim uygulamalardan.
Yüz gençleştirmede nihai hedefimiz daha diri ve genç bir yüz! Bunu cerrahi ya da cerrahi olmayan yöntemlerle yapabiliyoruz.
Birçok yüz gençleştirme yöntemi var. Her geçen gün de yenileri ekleniyor. Son yılların teknolojik nimetlerinden olan yüz sıkılaştırmayı size biraz anlatmak istiyorum bugün.
Yüzümüzdeki yıllanma ve yaşlanma tek başına yüzümüzü örten, saran cildimizin yaşlanması demek değil, kemiklerimizden başlayarak cildimiz ve cildimizin altında yatan kollajen ve elastin tabakası yüz yaşlanmasında çok önemli rollere sahip.
Kollajen: Bedenimizin çimentosu!
Kollajen yani bedenimizin çimentosu yirmili yaşlardan itibaren azalır ve bu azalma kadınlarda kırklı yaşlarının sonuna doğru pik yapar, (olası sebeplerden biri menapoz gibi hormonal süreçlerin de bu dönemde pik yapması olabilir) ve azalan kolajen aynı bir binayı ayakta tutan sütunların zamanla desteğini kaybederek yıkılması gibi yüzün de aşağı doğru sarkmasına sebep olur.
Elastin: Cildimizin yapı taşı!
Elastin ise son yıllarda popülerliği artan bir diğer cildimizin yapı taşı ve cildimizin canlılığının ve diriliğinin sorumlusu. İşte bu, temelinde kollajene benzeyen, ama farklı yapıtaşları içeren bir molekül.
Uzun yıllardır kollajenin ısıtılması ve sıkılaştırılmasına yönelik tedavileri zaten biliyoruz. Ama son dönemlerde PROFOUND radyofrekans denilen özel bir tip tedavi işte bizim bu elastini normalden 5 kat daha yoğun uyarabildiğimiz bir teknoloji.
Yüz gençleştirmedeki ameliyatsız seçenekler içerisinde bence altın standart uygulama olarak yerini aldı.
Nasıl mı?
Kollajeni ve elastini sıkılaştırmak amacıyla ısıtmak, dokuyu öylesine ısıtarak gelişigüzel başarabileceğimiz bir şey değil.
Bunun bilimsel cevabı kollajenin ve elastinin belli sıcaklık aralığındaki - bu çoğunlukla 67-69 c derece arasında- dokuda 3.2 - 4 sn tutulmasıyla elde edilen bir cevap, yani yemeğin kıvamı gibi düşünün, iyi bir yemek doğru ateşte doğru sürede pişmeli ne çok eksik ne çok fazla.
İşte bu sıcaklık aralığını ve süreyi cildimizin içerisinde ne kadar kesin belirleyebilirsek oluşacak kollajen yanıtı da o kadar kesin ve güçlü oluyor ve işte burada PROFOUND radyofrekansı diğer teknolojilerden ayran özelliği ortaya çıkıyor.
Profoundun ısıtıcı başlıkları cildin altında bu kollajen ve elastini uyarırken aynı anda saniyede on defa bu noktanın sıcaklığını ölçüyor ve sizi kesin olarak ısıtmak istediğiniz seviyede tutuyor. Doğru sıcaklığın doğru sürede dokuda birikmesi sağlanıyor, sonuç ise maksimum etkinlikte uyarılmış kollajen ve elastin.
Peki kollajen ve elastinin uyarılması ne demek?
Vücudumuz zamanla gevşeyen ve yapımı azalan bu kollajeni ve elastini yeniden yapabilmek için bu enerjinin uyarım gücüyle aktive oluyor (siz bunu iyileşme süreci olarak düşünebilirsiniz) ve kollajen ve elastini başka hiçbir teknolojide olmayacak ölçüde (neredeyse 5 kat) uyararak tekrar üretilmesini sağlıyor ve siz de bu üretimin sonucunu yüzünüzde gençlik ve dirilik olarak görüyorsunuz.
Elbette teknoloji gelişecek ve yüz gençleştirmede cerrahi olmayan enerjili sistemler zamanla güncellenecek. Ben her ne kadar yüz gençleştirme ameliyatlarını severek yapsam da uzak olmayan bir gelecekte gençleşmek belki de bu teknolojilerin insiyatifine kalacak.
Siz de bu anlattığım yöntem ve araştırarak karar vereceğiniz başka yöntemlerle cildinizi sıkılaştırıp gençleştirebilirsiniz. Uzman denetiminde, doğru uygulamalar ve yöntemlerle denemeye değer diye düşünüyorum.
Haftaya yeni bir konuda görüşmek üzere…